Soru sorarak hayatınıza güzellikleri, bolluğu, bereketi çekebileceğinizi, olması imkansız gibi görünen isteklerinizin gerçekleşebileceğini biliyor musunuz? Sorunun sahip olduğu enerji ve sonsuz alan ile seçtiğiniz değişimi yaratıyorsunuz. Sürekli soru sormayı ve soruda kalmayı seçerseniz hayatın size kolaylık, neşe ve ihtişam kapılarını açmasını sağlamış oluyorsunuz. Soruda kalmak demek ise soruyu sorup bırakmaktır. Yanıt aradığınızda zihinden hareket etmiş oluyorsunuz ve olasılıkları devre dışı bırakmış oluyorsunuz.
Soruları niyetiniz ve daha ötesi için evrene atılan sihirli oklar gibi düşünebilirsiniz. Soru sorarken sorunun kendisi olmalısınız, cevap üretmek ya da sorulan sorunun hemen ardından senaryolar yazmak, sonsuz olasılıklarınızı yine daha önceden bildiğiniz ve deneyimlediğiniz kısıtlı alandan gerçekleştirmenize sebep olacaktır. Oysaki sadece soru sorup bıraktığınızda sonsuz olasılıklarınızı harekete geçirirsiniz.
Mesela ; ‘’Neden bunlar benim başıma geliyor ?’’ demek yerine, ‘’Bundan daha iyi nasıl olur?’’ sorusunu sormak doğru olacaktır . Neden diye sorduğumuzda o konuyla ilgili çözümsüzlük yaratıyorken, nasıl sorusunu sorduğumuzda çözüm ve olasılık odaklı işlev görmeye başlarız.
Bilimsel olarak açıklamak gerekirse; neden dediğimizde beyin ön lobunu kapatır.(konsantrasyon, plan yapma, problem çözme merkezini kapar)bu durumda beyin mazeretler üretmeye başlar. Nasıl dediğimiz andan itibaren beyin ön lobunu aktive eder.(konsantrasyon, plan yapma ve problem çözme merkezimiz devreye girer.)sorunları çözmek için çalışmaya başlar.
Nasıl?
Nasıl” Sorusunun Ardından Olasılıklar Çalışmaya Başlar, Bu soruyu sorduğunuz andan itibaren enerji alanınızda frekansınıza uygun hangi olasılık ve kişiler varsa etrafınızda size yardımcı olabilmek için karşınıza geliyor.
Mesela “bundan daha iyisi nasıl olur?” dediğinizde çok daha güzel olasılıklara kapı açarken. “Bundan daha kötüsü nasıl olur?” dediğinizde de başınıza gelen felaketlerin devamına ve daha beterine davetiye çıkarırısınız.
Düşünce enerjidir ve yaşamınız düşüncelerinizle şekillenir. İnandığımız her düşünce bizim gerçeğimizi oluşturur. Zihninizi negatif düşüncelerle bir çöplüğe çevirdikten sonra hayatınıza gelecek olanlardan bir hayır beklemeyin. Negatif düşünmekte ısrar ederseniz hayatınızda bir sürü olumsuzluk zinciri oluşturursunuz. Sonrada “geldi mi üst üste geliyor” dersiniz. Oysa olan biten şey siz o duygu durumundan çıkamamanızdan kaynaklanıyor. Düşük frekansta olmak beraberinde olumsuz deneyimler getirir.
“Evren bir fraktaldır. Hangi tür enerjiyi taşırsak taşıyalım o enerji sonsuza dek kendini tekrar eder.” Paige Bartholomeu
Thomas Jefferson üniversitesindeki Doktorların açıklamalarına göre konuşurken seçtiğiniz “Yapamam” “Olmayacak” ve “Çok zor” kelimeleri fazla kullanıldığında beynin yapısını değiştiriyor. Pozitif kelimeler kullanmak beynin ön lobunu geliştirirken; Negatif kelimeler ise stres hormonu seviyesini artırıyormuş.
“Hayatın tümü bana kolaylık, neşe ve ihtişamla gelir” ” Başka neler mümkün?” bu cümleleri gün içerisinde sık sık tekrar etmenizi tavsiye ederiz.
Kendini gerçekleştiren kehanet diye bir şey var. Bir şeyi diye diye en sonunda meydana getirirsiniz.
Yasalar basittir:
- Düşünce yaratıcıdır
- Korku benzer enerjiyi çeker
- Sevgi her şeydir.
Eğer seçtiğimiz kelimelerle ve kurduğumuz cümlelerle yarının deneyimlerini oluşturuyorsak konuştuklarınıza dikkat etmek sizce de daha akıllıca değil mi?
Nur Demir
Sevgiler tüüm kalbimden:)
http://nrlstyle.blogspot.com.tr/
Hayatınızdaki Değişiklikleri Şaşkınlıkla İzleyeceksiniz!
İsteklerin gerçekleşmesi için okunacak Ayetel Kürsi Duası terkibi , başlıklı yazımızı daha fazla kişinin okuması için sosyal medya hesaplarınızda, WhatsApp’tan paylaşmanızı tavsiye ederiz.